HIZLI ERİŞİM
24.11.2010

Büyükelçi Pol De Wıtte ABnin Türkiye ye Türkiye nin de Avrupa Birliği ne İhtiyacı Var

Witte, Gaziantep'i Geliştirme Vakfı'nın düzenlediği ''AB Müzakere Sürecindeki Türkiye'' konulu söyleşide, Avrupa Birliği (AB) ile müzakerelerin teknik ve siyasi boyutu olduğunu söyledi.

Teknik boyut ele alındığında, öncelikle aday ülkelerin AB müktesebatına uyum için yerine getirmesi gereken koşullar olduğunu, şu anda Türkiye için Belçika'nın başkanlığı döneminde rekabet konusunda olan faslın açılması konusunda çalışmalar yapıldığını ifade eden Witte, şöyle konuştu:

''Burada rekabetten kasıt, bütün özel sektörün, tüm şirketlerin herhangi bir devlet sübvansiyonu, yardımı olmadan serbest rekabet edebileceği ortamın sağlanmasıdır. Türkiye'nin Ekim ayında kabul etmiş olduğu devlet yardımları konusundaki düzenleme bu faslın açılması için önemli bir gelişmedir. Bu uygulamaya geçtikten sonra bir takım ilave uygulamalar daha gerekiyor.

Şu anda çok kritik bir süreçteyiz. Çünkü bu hafta sonuna kadar komisyon bu konuda bir rapor sunmak durumunda ve bu hafta sonunda bir çalışma grubu toplantısı düzenlenecek ve akabinde AB kendi içerisinde bir değerlendirme sürecine girecek ve 14. faslın açılıp açılmaması konusunda Türkiye'nin yaptığı çalışmalar değerlendirilerek bir karara varılacak. Türkiye'nin yaptığı çalışmalar bu alanda yeterli görülürse Belçika'nın başkanlığı döneminde, 27 Aralık'ta bu fasıl da açılacak.''

Witte, AB'ye üye olma coşkusunun artık eskisi kadar yoğun olmadığını, coşkunun büyük ölçüde azaldığını belirterek, ''Türkiye'deki durum böyle, diğer devletler için de geçerli. Artık basında genişleme süreci çok da fazla yer almıyor'' diye konuştu.

''BELÇİKA OLARAK ELİMİZDEN GELENİ YAPACAĞIZ''

Witte, bazı üye ülkelerin şu anda Türkiye'nin katılımı için çok da doğru bir zaman olmadığı kanaatinde olduğunu, bunun siyasilerin görüşü, her bir üye devletin kendisini bağlayan görüşler olduğunu vurguladı.

Bazı üye ülkelerin siyasi yöneticilerinin Türkiye'nin üyeliğine çok sıcak bakmadığını, diğer taraftan iş adamları ve başka siyasilerin bunun tamamen tersini düşündüğünü ifade eden Witte, şöyle devam etti:

''Belçika'nın başkanlığı döneminden itibaren bu süreç tekrar hızlanacak ve üyelik için adımlar atılacak ve Belçika olarak bu engellemelerden kaçınmak için elimizden geleni yapacağız. Bu ivmeyi korumak şu anda çok önemlidir. Bazılarınız sürecin yavaş olduğunu düşünebilir, fakat daha önce aday olmuş ülkeler için de bu yavaş geçen bir süreçti. Bu sürecin devam etmesi de Türkiye'nin AB üyesi olması da son derece önemlidir.

Türkiye tarafından da AB tarafından da iş adamlarının bu konuda fikirlerini beyan etmeleri ve baskı yapmaları gerekmektedir. Bu ekonomik bütünleşme entegrasyon ve politik entegrasyon için de geçerlidir. Türkiye'nin son 10 yılda başarmış oldukları Avrupa'yı son derece etkilemiştir. Türkiye'de 5-10 yıl öncesine kadar tabu olan konuşulmayacak şeyler şu anda rahatlıkla dile getirilmektedir. Bu Avrupa'da önemli bir etki yaratmaktadır, özellikle sermaye sahipleri arasında. Ben şahsi fikrimi söylüyorum, Türkiye'nin kısa zamanda çok önemli bir gelişme kaydettiğini düşünüyorum, aynı zamanda siyasi açıdan da. Türkiye'nin bu dinamik ekonomisi Avrupa Birliği için son derece önemli bir katma değer olabilir. Bu söylenen bir şeydir, ama Avrupa Birliği'nin Türkiye'ye, Türkiye'nin de Avrupa Birliği'ne ihtiyacı vardır.''

VİZE SORUNU

Witte, AB ülkelerine gidişte yaşanılan vize sorununa ilişkin bir soru üzerine, bu soruyu çok sıkça aldığını, bunun hassas oldukları bir konu olmadığını belirtti.

Kısa bir süre önce Antalya'da bulunduğunu ve Antalyalı iş adamlarından da aynı soruyu işittiğini dile getiren Witte, ''Antalya gibi binlerce Avrupalı turist alan bir şehirde böyle bir soruyu duymuş olmaktan son derece utanç duydum'' dedi.

Witte, vizeyle ilgili durumun farkında olduklarını ve bunu çözmek için çabaları bulunduğunu, vize işlemlerini kolaylaştırmak için çaba harcadıklarını vurguladı.

AB ülkelerinin biraz içe dönük durumda olduklarını ve dışarıdan bir uyarıya ihtiyaçlarının olduğunu ifade eden Witte, Türkiye'nin AB'ye üyeliğinin bu anlamda önümüzdeki 10-15 yıl içerisinde öne çıkacağını kaydetti. Witte, Avrupa'nın Türkiye'nin iş gücüne özellikle son derece dinamik olan yetenekli iş gücüne ihtiyacının olduğuna dikkati çekti.

''AB, er ya da geç Türkiye'nin üyelik sürecini onaylayacaktır. Türkiye aynı zamanda İslam dünyasına bir kapı konumundadır. Türkiye diğer İslam ülkeleri için bir model konumundadır'' diyen Witte, bu özelliklerinin Türkiye'ye fazladan bir çekicilik kazandırdığını kaydetti.

Gaziantep Büyükşehir Belediye Başkanı Asım Güzelbey de konuşmasında, Gaziantep'i Geliştirme Vakfı olarak AB dönem başkanlığını yapan ülkenin Türkiye'deki Büyükelçisini 6 ayda bir Gaziantep'e davet ettiklerini belirtti. Güzelbey, Witte'den önce İsveç ve İspanya'nın Büyükelçilerini Gaziantep'te ağırladıklarını, Türkiye'nin AB'ye üyelik sürecine ilişkin bilgilendiklerini ifade etti.

Gaziantep Ticaret Odası Güzel Sanatlar Lisesi öğrencilerinin bir konser verdiği söyleşiyi, Gaziantep Valisi Süleyman Kamçı, AK Parti Milletvekili Halil Mazıcıoğlu, Gaziantep Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Yavuz Coşkun'un da aralarında bulunduğu çok sayıda davetli izledi.